5 Haziran 2012 Salı

ŞİMDİ DE OĞLUNUN KUNDAĞI

            Bu kundağı da ben oğluma işledim. Modeli küçücük cep boy bir nakış kitabından aldım. İçinde çok hoş modeller vardı. Küçükken bu kitapçığı karıştırır, son derece iptidai, renksiz baskısına inat, siyah-beyaz desenlerin hangi renklerde olabileceğini, örtünün aslını, yapabilsem evde nerede değerlendireceğimi falan hayal ederdim. Bu kundağı evlenmeden önce işlemiş olma ihtimalim yüksek. Zaman hiç aklımda kalmamış.
             Bir zamanlar biz, Afyonlu kızlar, ne gezme bilirdik, ne kafe, ne çay bahçesi. Hatta Afyon'da doğru dürüst sinema dahi yoktu. Sinemaya giden erkek çocuklara bile iyi gözle bakılmazdı. Çünkü sinemada düşük, kalitesiz, fanfinfon filmler oynatılırdı. Ya da biz öyle bilirdik... Kızlar ise okuldan eve, evden okula, en fazla anneleriyle akraba veya komşu gezmesine gidebilirlerdi. İyi kızlar annelerinin dizinin dibinden ayrılmazdı. Ayrılmazdı ama onların da canı sıkılırdı. Can sıkıntısı el işiyle giderilirdi. Mesela bir kundak işlenebilirdi: 










4 yorum:

  1. Nurtenciğim çok şeker bu kediler eline sağlık .İyi ki o günler desdğin gibiymiş de böyle güzel bir hatun olmuşsun sen ve akranların. Bizler de daha farklı değildik.Kasaba çocuğuyduk üstelişk.
    Afyondan geçerken seslendim Nurteeeen kulakların çınlasın dedim.Bilmeme duydun mu?
    Bu seferki aniden bir geçişti. Bir daha kısmet olursa haberleşiriz inşaallah ve görüşürüz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Muhakkak haberleşelim. Evimiz de, çalıştığım hastane de otogara yakın. Yok yok, yoldan geçerken göremezsin, boşuna bakma:) Seslen gelip alayım sizi. Sevgiler.

      Sil
  2. Merhaba kedilere bayıldım ellerinize sağlık.Sevgiler..

    YanıtlaSil